10.07.2009

Lost hakkında




Bilindiği üzere Lost diye bir dizi var ve dünya olarak bu diziye sarmış bulunmaktayız. Lost seyretmiş olmak ve hatta sonu ile ilgili en azından bir adet senaryo sahibi olmak (sonu hakkında fikri olmayan bir tek dizinin senaristi sanırım) adabı muaşeret kanunlarının arasına girdiği için sağda solda diziyi bilmiyorum , seyretmedim demek kıro muamelesi görmenize yol açacağından abesle iştigaldir efendim.
Ben de bu durumu göz önüne olarak, diziyi baştan sona hatmetmiş birisi olarak, buradan size yardımcı olmayı bir görev bildim. Bu yazıyı okuduktan sonra lost hakkında bir çok bilgiye sahip olacak ve muhabbet geçtiği anlarda omuzlarınızı hafif geriye atıp, kaşınızın birini kaldırıp , tok bir sesle:
-Eee, Hurley az görünmeye başladı, kesin onda düğümlenecek bu olay ..
Deyip bütün ilgiyi üzerinize çekebilecek, ortamın yıldızı olabileceksiniz. Ancak bunun için yazının tamamını sindirerek okumanız gerekmektedir. Zaten lost dizisi de öyle "aman ben oturayım T.V nin başına, keyif yapayım, yayayım bir taraflarımı, açayım bir bira" tarzı bir dizi değildir. Pür dikkat seyredilmesi gereken bir dizidir ki ipin ucunu kaçırdığınız anda kaybolur gidersiniz. Dizinin adı zaten bu yüzden Lost olmuştur...
Şimdi kısaca olaylardan ve kişilerden bahsedelim.
Dizinin konusu:
Lost dizisi , babalar ve çocukları ve onların ilişkileri üzerine bir dizidir. Dizide babasıyla sorunu olmayan yoktur, hatta öz evladını pencereden atana bile rastlanır.
Konuyu anladıysak karakterlere bakalım:
Jack: İlaç mümessili olan Jack, boş zamanlarında babasına işyerinde yardım etmektedir. Son sezona kadar gay olduğundan şüphenilen Jack'in en sonunda şeytanın bacağını kırması ve Kate ile mercimeği fırına vermesi Jack hayranlarını rahatlatmıştır, Kate rahatlamış mıdır bilinmemektedir, çünkü dizide sevişildikten sonra sevişme ile ilgili "güzeldi, neler hissettin, bir daha yapalım mı?" gibi yorumlara yer verilmemektedir, gizem olacak ya illa anasını satayım...
Kate: Çingene kızı olan Kate, gasp ve hırsızlık ile hayatını sürdürmektedir, ancak bir gün kuyumcudan altınları çalmak üzereyken güvenlik kamerasına yakalanır ve tutuklanır.
Hurley: Sayısal lotodan para kazandıktan sonra beyninin trigger kayışını koparmış, şanzımanı dağıtmış ve soluğu akıl hastanesinde almıştır. Libby adında bir kadınla bir şeyler yaşamış ama ne yaşadığını kendisi dahil kimse anlamamıştır.
Benjamin Linus: "The Others" isimli kasabada ihtiyar heyeti azasıdır. Çok pis yalancı birisidir, bu yüzden muhtarlığı kaybetmiştir, sevilen birisi değildir.
Sayid: Egoist herifin teki olan Sayid daha önce İngiliz Hasta filmindeki hatunla gösterdiği performansın aynısını bu dizide Shannon ile göstermiş, saman altından su yürütmeye devam etmiştir. Hintli olmasına rağmen nedense memlekette Iraklı kalmamış gibi bize eski bir Irak askeri diye yutturulmaya çalışılmaktadır. Dizinin aksiyon kısmının büyük bir kısmı bu adamcağızın omuzlarında olmasından dolayı dizi ilerledikçe kamburu çıkmaktadır..
Desmond: Fakir bir genç olan Desmond, zengin bir adamın kızına aşık olmuş, gerekli başlık parasını biriktirebilmek için gurbetçi olmuş, çeşitli işlerde çalışmıştır. Dizide aklı başında olan bir tek o gibi görünmektedir.
Kara Duman: Bundan bahsetmeye gerek yok, Temmuz ayından sonra "dumansız hava sahası" kanunuyla beraber tarih olacaktır nasılsa.
Juliet: Bu hatun durmadan imalı imalı bakmakta, bir Allah'ın kulu da, "yavrum o bakışlar ne" dememektedir. Kendisi kadın doğumcudur, yani hem kadındır hem doğumcudur. Hamama gitse kurnaya , düğüne gitse zurnaya aşık olan tiplerdendir.
Sun ve Jin: Kore artistik patinaj milli takımında yer alan ikili dünya ve olimpiyat rekorlarına sahiptirler. Bütün izleyiceler olarak biz tam Kore'ce öğrenmeye karar vermişken Jin İnglizce öğrenerek bizi külfetten kurtardığı için sempati duyarım kendisine. Fırtınalı bir evlilikleri vardır, fırtına dediğim de kel başlı bir herif olmaktadır.
Walt: Bu çocuk kesin hormonlu, ne biçim büyüdü şerefsiz. Dizinin başında ekmeğe baba s.ke sopa diyen yeni yetme bir sabi iken bluğ çağını atlayıp direk ergen olmuş, oha len dedirtmiştir.
Charlie: Bir kaç sezon önce hakkın rahmetine kavuşmuş Charlie bir pop stardır. Cenazesi öğle namazına müteakip "the others" kasaba mezarlığına defnedilmiştir. Allah'tan rahmet sevenlerine baş sağlığı dileriz. Ölünün arkasından konuşulmaz, bir gün bir şekilde geri gelirse bir kaç lafım olacaktır kendisine.
Bernard-Rose: Dizinin en fantezik çiftidir, interrecial takılan çift, son sezonda millet bir şeyler yapayım diye tırmalarken ormanda bir kulübede zevk ve sefa aleminde basılmış, oha len oha, bu genişlik bu rahatlık ne yuh dememize sebep olmuştur.
Evet, dizideki başlıca karakterler bunlardır. Diziyi seyretmiyorsanız bu verdiğim bilgiler işinize yarayacaktır. Bir dahaki bilgilendirme programına kadar esen kalın efendim.

0 yorum:

Yorum Gönder

 

Aklıma gelenler blogunda yazılanların gerçek hayattaki kişilerle ve kurumlarla alakası vardır..